Faydalı ilim peşinde olurlar

 

Hamburg İslam Merkezi Başkanı

Hüccetül İslam Dr. Muhammed Hadi Müfettih

 

Hamd Alemlerin Yüce Rabbi olan Allah’a olsun. Bizi doğru yola hidayet eden odur. Eğer O’nun hidayeti olmasaydı doğru yola gelmiyecektik. Ona iman ediyoruz. Ona güveniyoruz, Ona tevekkül ediyoruz, Ona ibadet ediyor ve Ondan yardım ve medet talebinde bulunuyoruz. Salat ve selam ise kalblerimizin mahbubu, nefislermizin munisi, günahlarımızın şefaatçısı ve hastalıklarımızın tabibi sevgili Peygamberimiz Hatemul Enbiya, Rahmetenlilalemin Hz.Muhammed Mustafa ile risaletinin ve ilminin varisi ve sünnetinin muhafızı olan mutahhar Ehl-i Beyti ile  mucadele ve dava arakadaşlarından seçkin Ashabının üzerine olsun. Allah’ın rahmeti ve bereketi ise tüm müslümanların ve bilhassa burada hazır bulunan muhterem bacılar ve değerli kardeşlerin üzerine olsun

 

 

Muttaqilerin bir diğer erdem ve fazileti ise, faydalı ilim peşinde koşturmuş olmalarıdır. Onlar yanlızca faydalı ilme kulak verirler. Kur’an ve sünnetten anladığımız şudur: Her söz dinlenecek bir değere haiz değildir. Kulağımızı her nsöylnene söze açmamalıyız. Yani ithalatımıza özen göstermeliyiz. Kur’an dinlenmeye ve işitilmeye değer sözler hakkında şöyle buyurmaktadır.

O kullar ki, sözün tamamını dinlerler ve en güzeline uyarlar: İşte Allah’ın kendilerine doğru yolu gösterdiği kimseler bunlardır; ve işte onlar, aktif akıl sahipleridir. Zümer 18

 

Bu ayetten anlaşıldığı kadarıyla, mümin güzel söze kulak vermeli ve en güzelini seçip ona tabii olmalıdır. Dolayısıyla güzel ve iyi olmayan söze kulak asmamak ve iç aleme nüfuz etmesine engel olmak lazım. İşittiklerimizde gördüklerimiz gibi bizim üzerimizde etki bırakmaktadır. Buna binaendir ki İmam Huseyin Hazretleri şu uyarıda bulunmaktadır:

-Murcie mensupları batıl fikirlerini çocuklarınızın kafalarına sokmadan önce, onların kafalarını bizim hadislerimizle doldurun.

 

İşittiklerimiz ya Allah’a doğru seyir alıp rüşd ile tekamule ermemize vesile olur. Ya da evham ve batıla saplanmamıza yol açar. İmam Cevvad a.s konuyla ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:

-İnsan dinlediğine tabiidir. Eğer konuşan Allah adına konuşuyorsa kişi Allaha uymakta ve O’na ibadet etmektedir. Eğer konuşan şeytanın lisanıyla konuşuyor ve kişi onu dinliyorsa, kişi şeytana uymuştur. Müstedreku’l Vesaıl c 17. S 308

 

İmam Ali a.s ’ın bu sözünden anladığımız şudur: Ehl-I Taqvanın işittikleri ilim ve irfanla yoğrulmuş ve kişinin ilim, irfan ve hikmetini artıran şeylerdir.

 

İlmin Önemi

Kur’an, Hadis ve rivayetlerimizde ilmin ne derece önem arzettiği ve değerli olduğunu anlatmaya bile gerek yoktur. Bütün Peygamberler ve varisleri ilim ve irfan önderleridir. Peygamberimiz. Ben öğretmen olarak gönderildim, diyor. Bu insanlık öğretmeni olarak gönderilen Peygambere nazil olan ilk ayetlerde ilme, okumaya, ve Allah’ın adıyla öğrenmeye ve kainatı okumaya davet etmektedir.

1. Yaratan Rabbinin ismi ile işaret ettiği hakikatin olan kuvveler ile OKU!

2. İnsanı Alak’tan kan pıhtısı; genlerden yarattı.

3. Oku! Çünkü Rabbin Ekrem’dir!

4. O ki, O Rabbanî özellikleri ve genetiğini Kalem olarak öğretti programladı !

5. Yani insana bilmediğini talim etti.

İnsanın yaratılış kıssasına baktığımızda, meleklerin itirazını görmekteyız. Allah insana öğrettiği ilme ve sembolü olan eşyayı isimlendirmeye dikkati çekmekte ve bu ilmi yeteneğin üstünlük vesilesi olduğunu hatırlatmaktadır, melekler topluluğuna.

 

Ve Âdem’e bütün isimleri öğretti. Sonra bunları meleklere gösterip “Sözünüzde doğru iseniz şunların isimlerini bana söyleyin.

Seni tenzih ederiz! Bize öğrettiğinden başka hiçbir bilgimiz yoktur. En kâmil ilim ve hikmet sahibi şüphesiz sensin” cevabını verdiler.

Ey Âdem! Bunların isimlerini onlara bildir” dedi. Onlara bunların isimlerini bildirince de “Size ben göklerin ve yerin gizlisini kesinlikle bilirim; yine sizin açıkladığınızı da gizlediğinizi de bilirim, demedim mi!” buyurdu. Bakara 31-33

 

Peygamberin hadislerinde de İlim tahsilinin önemi farklı ifadelerle vurgulanmıştır.

-Her müslümana ilim talep etmek öğrenmek her müslümana farz kılınmıştır. Yine Sevgili Peygamberimiz bir başka hadislerinde şöyle buyurmaktadır.

-İlim tahsil etmek için adım atanı Allah cennet yoluna yönlendirir. Melekler bu çabadan duyduğu memnuniyete binaen ilim talibine kanatlarını gererler. Yerde ve gökte olan tüm varlıklar hatta denizdeki balıklar ilim talibi için istiğfar talebinde bulunurlar.

 

 

Alimin Abide üstünlüğü

Allah ile irtibat sağlamak. Ibadet ve zikir ile onun rızasını tahsil etmeye kalkışmak tabiki, yaşamın ve kulluğun bir gereğidir. Muttaqi insan ibadet, yakarış ve dua ehlidir. İbadetin insanın ruhunu cilalandırdığı ve derununun raffine ettiği, nefis tezkiyesi ve manevi rüşd ve tekamule büyük bir katkı sağladığı bir gerçektir. İbadetin insanı kötülüklerden ve günahlardan uzaklaştırıp iyilikler ve erdem yönlendirdiği de bir gerçektir. Tabiki iabdetten de daha üstün bir makam vardır. İlim makamı. Kişi ibadet yapmak için de önce bilmeye muhtaçtır. Bu arada şu soru gündeme gelmektedir. Abid mi üstündür yoksa alim mi? Bir başka ifadeyle ilma kendisini adayan mı daha üstündür yoksa ömrünü ibadete adayan mı? Bu bağlamda şu rivayet açıklayıcıdır. Peygamberimiz camiye girdi. Bir grubun ilim tahsili ve diğer grubunsa ibadetle meşgul olduğunu gördü. Peygamber her ikisi de güzel ancak ben peygamber olarak gönderildim deyip, ilmi müzaakere ile meşgul olan grubun yanında oturdu ve şu meşhur hadisini dile getirdi.

 

Alimin abide olan fazileti dolun ayın diğer yıldızlara olan fazileti gibidir.
Bir gönül ehl-i tekkeden medreseye geldi
Ehl-i Tarikle olan muhabbeti, sohbeti kesti
Alim ile abid arasındaki fark nedir ki
Onları bırakıp ta bunlara geçtin deyince
Biri kendi kilimini dalgadan kurtarmak peşindedir
Diğeriyse batmakta olan birini kurtarmaya çalışır

 

Kur’anın ifadesiyle bin geceden daha hayırlı olan kadir gecesinde dahi, dua ve ihya kitaplarında gecenin ilim ile ihyasının ibadet ile ihyasından daha faziletli olduğu beyan edilmiştir.

 

 

İlimlerin Tasnifi

İlim felsefesinde, ilimlerin sınıflandırması yapılır. Tabiki bütün ilimler ve bilgiler aynı değere haiz değildir. Bazı ilimlerin bazılarına göre daha öncelikli olduğu bir gerçektir. Önceliğin kriter ve ölçüleri hakkında uzmanlar ve görüş sahipleri arasında bir görüş birliği yoktur. Tabiki bir bu hususa şimdilik değinmek istemiyoruz. Ancak islam dininde bütün ilimlere aynı şekilde bir tavsiyenin yapılmadığını biliyoruz. Bazı ilimler vardır ki İslam öğrenilmesini yasaklamıştır. Sihirbazlık, kehanet, medyumluk v.s Öte yandan müspet ilimleri insanlığını telef edilmesi için kullanılması da haramdır. Yani fizikten atom bombası yapıp insanlığı yok etmek ve katliamlar için kullanmak. Bu tür suistimal haramdır. Bu konuda Resulullah’ın şu hadisi oldukça önemlidir.

 

“Allahım korkmayan bir kalpten, işitilmeyen bir duadan, duymak bilmeyen bir nefisten, faydası olmayan ve yükselmeyen bir namazdan sana sığınırım.” Bu arada şu soru akla gelmektedir. Faydalı ve faydası8z ilimlerin ölçüsü nedir. Muttaqilerin canu gönülden tahsil etmeleri ve gönüllerine koymaları gereken ilimler nelerdir.

 

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment