Hatip: Hamburg İslam Merkezi Başkanı Ayetullah Ramazani
Tarih: 25.10.13
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd Alemlerin Yüce Rabbi olan Allah’a olsun. Bizi doğru yola hidayet eden odur. Eğer O’nun hidayeti olmasaydı doğru yola gelmiyecektik. Ona iman ediyoruz. Ona güveniyoruz, Ona tevekkül ediyoruz, Ona ibadet ediyor ve Ondan yardım ve medet talebinde bulunuyoruz. Salat ve selam ise kalblerimizin mahbubu, nefislerimizin munisi, günahlarımızın şefaatçısı ve hastalıklarımızın tabibi sevgili Peygamberimiz Hatemul Enbiya, Rahmetenlilalemin Hz. Muhammed Mustafa ile risaletinin ve ilminin varisi ve sünnetinin muhafızı olan mutahhar Ehl-i Beyti ile mucadele ve dava arakadaşlarından seçkin Ashabının üzerine olsun. Allah’ın rahmeti ve bereketi ise tüm müslümanların ve bilhassa burada hazır bulunan muhterem bacılar ve değerli kardeşlerin üzerine olsun.
Başta kendi nefsim olmak üzere hepinizi İlahi takvaya, Allah’ın emirlerine sarılmaya ve yasaklarından ise kaçınmaya davet ediyorum. Takva en iyi azık cennetin anahtarı ve cehennem ateşine karşı ise koruyucu siperdir.
Barış ve emniyyet Kur’ani toplumun en önemli parametreleridir. Bu iki özellik olmadan bir toplumu Kur’ani nitelemek mümkün olamaz. Kur’an diliyle birazda olsa aşina olan kimse, müslümanların mukaddes kitabının beşeri toplumu huzur, barış ve güvenliğe davet etmiş olduğundan hiç bir kuşku duymaz. Kur’an ideal toplumun ancak barış ve emniyete götüren stratejilerin uygulanmasıyla şekillenebileceği görüşündedir. Tabii ki Kur’an ideal bir toplumun şekilleneceğini vaad etmiştir ve bu er geç gerçekleşecek ve insanlık gerçek anlamıyla barış ve güvenliği yaşayacaktır.
‘’ Allah içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara; mutlaka onlardan öncekileri nasıl güç ve iktidar sahibi kıldıysa, onları da yeryüzünde güç ve iktidar sahibi kılacağını, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine egemen kılıp sağlamlaştıracağını ve onları korkularından sonra güvenliğe çevireceğini vaad etmiştir. Onlar yalnızca bana ibadet ederler ve bana hiç bir şeyi ortak koşmazlar. Kim de bundan sonra küfre saparsa, işte onlar fasık olanlardır.’’ Nur 55
Bu ayeti kerimeden de anlaşıldığı üzere, emniyet Kur’ani toplumun temel esasını teşkil etmektedir. Bunun felsefesi de beyan edildiği üzere şudur: İnsanlar kemale ulaşmak için Allah’a kulluk etmeli ve yetenekleri oranında fikri, ameli ve ahlaki olarak rüşd ve gelişim göstermeli. Şurası kesindir ki Allah’a kulluk eden O’na ortak koşmayacak ve tevhid rotasında hareket edecektir. Emniyetin yanında rahat bir geçim de İslami toplumun bir özelliği sayılmaktadır. Nitekim sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır: ‘’ Emniyeti ve bolluğu olmayan bir beldenin hayrı yoktur’’ Allah Kureyşe Beytullah’il Haramın ve hazreti İbrahimin duasının yüzü suyu hürmetine sağlmış olduğu emniyeti ve bolluğu hatıralatarak konunun ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktadır.
‘’ o Kabenin Rabbi kendilerini açlıktan doyuran ve onları korkudan güvenliğe kavuşturandır’’ Kureyş 4
Yüce Allah bir başka ayeti kerimede bir toplumun mutluluğunun o toplumun ekonomik refahı. Emniyet ve asayışına bağlı olduğunu hatırlatarak şöyle buyurmaktadır:
‘’Allah size bakın bir ülkeyi örnek vermektedir. bu ülke halkı güvenlik ve huzur içindeydi, rızkıda her yerden bol bol gelmekteydi. Derken Allah’ın nimetlerine nankörlük etti. Böylece Allah yaptıklarına karşılık olarak, ona açlık ve korku elbisesi tattırdı.’’ Nahl 112
Bu hususta oldukça önemlidir: Yüce Allah tüm müslümanların Kiblegahi ve insanlık için bir güvenlik evi olarak tanıtılan Kabe hakkında Bakara suresi 125. Ayeti kerimede konuştuğunda, bu evin şu özelliklerinin altını çizmektedir. Biz bu evi sevab ve karşılık ve tüm insanlık için ise emniyet ve sükunet evi kıldık. Böylesi bir evin tabiki ziyaretçiler ve abidler ve bu evi tavaf edenler Allah’ın azameti karşısında tazim eden rüküye giden ve secdeye kapananlar için temiz tutulması lazım.
Ayet mealen şöyle: ‘’ Hani Kabeyi, insanlar için bir dönüş ve güven yeri kılmıştık ve İbrahimin makamını namaz yeri edinin demiştik ‘’İbrahim ve İsmaile de, Evimi; ziyaret edenler, orada ikamet edenler, rüku ve secde edenler için tertemiz tutun diye söylemiştik’’ Bakara 125
Hazreti İbrahim a.s ’ın da Mekke’nin emniyeti ve harem halkının huzur ve bolluğu hakkında yaptığı duası şudur:
‘’Hani ya İbrahim demişti ‘’Ey Rabbim! Bu beldeyi güvenli kıl’’
Yüce Allah insanların yaratılışı hakkına konuşurken bazı şeylere yemin etmektedir. Bu cümleden Haram Beldeye sağladığı güvenlik ve emniyete yemin etmektedir. ‘’ Bu emin beldeye yemin olsunki biz insanı en güzel bir şekilde yarattık’’ Tin 3.4
İdeal bir memleketin özelliği emniyet ve güvenliktir. Böylesi bir memlekette yaşamak insana huzur ve asayışı beraberinde getirir. Tabii olarak insanlar emniyet ve asayışın daha çok olduğu yerlerde yaşamlarını sürdürmek isterler. Dolayısıyla hazreti Yakub eşi ve çocuklarıyla o zamanki Mısıra vardıklarında hazreti Yusuf onlara hitaben şöyle demişti:
Mısıra gelmiş bulunmaktasınız ve Allah’ın emriyle güvenlik içerisinde yaşamınızı sürdüreceksiniz. Kur’anı kerim konuyla ilgili olarak şöyle diyor:
Ayeti kerime şöyle diyor:
Yusufun yanına geldiklerinde O anasını babasını bağrına bastı ‘’ Allah’ınj dilemesiyle Mısır’a güvenlik içinde giriniz’’ dedi. Yusuf 99
İlahi ayetlere baktığımızda emniyet ve barışın tüm insanlık biryelerinin ve toplumlarının arzusu olduğu ve İslamın öğretilerinde çok önemli bir yere haiz olduğunu anlamış oluruz. Bunun için hakimiyet ve yöneticielrin asıl görevlerinden biri memleketlerde barış ve güvenliği temin etmektir. Hangi memlekette bu husus tahakkuk ederse orada insanlar rüşd ve tekamulünü yakalıyacak ve kendilerine verilen istidat ve yetenekleri daha mükemmel bir şekilde inkişaf ettireceklerdir.
Bir sonraki hutbeye kadar sizleri Allaha emanet ediyorum.